YARATICIYI (ALLAHI) KİM YARATTI ?
Kuran’ın en meşhur tefsiri olan Risale-i Nur’a göre cevap vereceğim:
Her şeyden önce, hayatta mantıksız sonuçları olan sorular sorulmaz.
Örneğin, vagonu ne çekiyor diye soru sorulabilir.
Ama Lokomotifi ne çekiyor? diye soru sormak mantık ve akıl dışıdır.
Çünki, Lokomotif başka bir şey tarafından hareket ettirilmez… Vagonlar bir lokomotiften farklı niteliktedir. Ancak Lokomotif (Latince “kendi kendine hareket eden” demektir) kendi içinde hareket üretir.
Benzer şekilde, Cenab-ı Hakk’ın (Allah’ın) Varlığı ve Hayatı kendi Zâtından ve ezeli ve ebedidir.
O, Evrendeki tüm yaşamın Kaynağıdır. Herkese hayat verir ama hiçbir şey veya hiç kimse O’na hayat vermemiştir.
Yaratma, O’nun Kendi Zâtının fiilidir. Bütün mahlûklar varlıklarını ve/veya canlarını O’ndan almıştır, fakat O’nun hayatı ve varlığı, ezeli ve ebedi olarak Kendi Zâtına aittir.
O Vâcib-ül Vücud, Hayy ve Kayyum’dur.
Yani, Vücudu, varlığı mutlak var olan, yokluğu mümkün olmayandır. O’nun vücudu zâtîdir, ezelîdir, ebedîdir, ölmesi muhal ve imkansızdır.
Hayy’dır, daimi ve ebedi Hayat Sahibidir.
Kayyum’dur yani başlangıç, son ve yeniden oluş gibi hallerden münezzeh ve ezelden ebede kaim, dâim ve var olandır. Her şey, ancak Onun sayesinde ve kudretiyle kaim olup, varlık aleminde durur.
Onun Kayyum isminin tecellisi, bütün varlıkları ademden /hiçlikten çıkarıp, herbirisini bu nihayetsiz Fezada durdurup, kıyam ve beka veriyor.
Eğer bu istinad noktası yani Kayyumiyet Tecellisi olmazsa; hiçbir şey kendi başıyla durmaz. Hadsiz bir boşlukta yuvarlanıp ademe/yokluk karanlığına düşecek.
O’nun Kudreti ile tüm varlıklar varlığını sürdürür, O’nun Gücü bir saniye bile atomları ayakta tutmaktan vazgeçerse, tüm Kainat yokluğa, hiçliğe düşer.
Bunun kanıtı şudur ki: tüm Atomlar ve Galaksiler mükemmel bir uyum/aheng ve düzen içinde birbirlerine tutunurlar ve akıl-almaz hızlarda, kaosa ve anarşiye düşmeden, birlikte hareket ederler.
Bu düzen, akıl gözümüze, her şeyi düzen ve nizama sokan Zâtı gösterir. Uyum ve Aheng, Sonsuz İlim Sahibi, Kainatın Mühendisini ve Tasarımcısını bize bildirir.
Atomun içinde birbiriyle çatışan 4 farklı Kuvvet, Sonsuz Kudret Sahibi Rabbimizi gösteren delil ve hüccetlerdir.
Bedenlerimiz üzerindeki Rububiyet ve Hayy İsminin tecellisi sona erdiği anda, cansız ve hareketsiz bedenler olarak yere düşeriz.
Diğer bir misal :
Dünya yüzeyindeki parlak nesneleri ne aydınlatır? Güneş elbette..
Ama Güneşi ne aydınlatır ? diye soru sormazsınız.
Güneş kendisi aydınlatan bir yıldızdır… (yalnızca aydınlatma fiili açısından)… Yoksa Güneş de varlığını ve bütün özelliklerini Kainatın Ebedi Güneşi’ne – Yüce Allah’a borçludur.
Kur’an insanlığa şunu öğretiyor:
Evrendeki tüm varlıklar fânidir, ölümlüdür ve ebedi değildirler. Big Bang /Büyük Patlama Teorisi bu gerçeği önemli açılardan kanıtladı. Atomların ve Yıldızların aynı şekilde sabit bir ömürleri vardır, bu nedenle Ebedi, Vâcib-ül Vücud, Hayy ve Kayyum bir Varlığı (Yüce Allah’ı) kabul etmek ve inanmak zarureti vardır.
Allah’ın Hayatının ezeli ve ebedî olduğunu idrak edemeyen veya kabullenemeyen bir kimse, o halde Madde’nin ezeli ve ebedî olduğunu nasıl kabul edebilir?
Allah’ın Bilgisi, Gücü, İradesi ve diğer Sıfatları sonsuzdur… O, her an ve her zaman, her şeyi ve her birimizi bilir ve görür.
İnsan zihni sonludur, dolayısıyla sonsuzluğu kavrayamaz ve tam idrak edemeyebilir, ancak sonsuzluğu matematik ve mantıki bir gerçek olarak kabul ediyoruz.
Allah’ın kendi Zâtı, kesret ve terkibten münezzehtir, yani bileşik ve çok uzuvlu bir varlık değildir. Vahid ve Basit bir varlık olduğunu, parçalardan oluşmadığını, Zâtının Birlik ve Tekliğini, Kuran’da bize öğretiyor.
O’nun Zâtı, O’nun yarattığı hiçbir şeye ve hiç kimseye benzemez.
لیس کمسله شی
Kainatın Ustası, Kainat cinsinden değildir. Kainatın Yaradanı, yarattığı madde ve enerji ve onların hususiyetlerinden farklıdır. Hiçbir şey Onun misli, benzeri olamaz.
Sıfatlarının (vasıflarının) anlaşılmasını kolaylaştırmak için Sıfatları ve İsimleri, beşer lisanında, beşeri sıfatlara küçük bir ölçekte kıyas edilebilir.
O, Rahman’dır (çok merhametlidir), Rahim’dir (çok şefkatlidir), Basir’dir (her şeyi görür), Semi’dir (her şeyi işitir), Alim’dir (her şeyi bilir), Kâdir’dir (her şeye gücü yeter) gibi….
Bu nedenle kainattaki sınırlamalar ve kısıtlamalar O’nun Fiil ve icraatlarını sınırlayamaz.
Kainattaki tüm faaliyetler ve hareketler (Materyalist, Natüralist, Ateist Felsefelerin iddia ettiği gibi) kainatın kendisine verilirse, o kadar çok zorluk ve kaos olurdu ki, hiçbir düzen, nizam ve uyum olamayacaktı ve hiçbir şey varlık aleminde kalamayacaktı. Hiçbir şey de yeni varlık alemine gelemeyecekti.
Bütün zerrelerde (atomlar ve partiküller) ve hareketlerinde, güneş gibi Tevhid parlar. Her zerre Allah’ın izni ve yetkisi altında hareket eden bir memuru veya askeri değilse ve O’nun ilmi ve kudreti dahilinde durumlarını değiştirmezse, her zerrenin sonsuz bir ilmi ve sınırsız bir kudreti olması gerekir; her şeyi gören gözü, herkese bakan bir yüzü ve her şeye geçer sözü olmalı…!
Çünkü Elementlerin her zerresi, tüm canlı varlıklarda düzenli bir şekilde hareket eder veya hareket edebilir. Fakat hayvanların, bitkilerin içindeki düzen ve onların şekillendiği kanunlar birbirinden farklıdır.
Bu sanatlı varlıkların düzeni, zerreler tarafından bilinmezse, o varlıkların içinde hareket edemezler veya hareket edebilseler bile hatasız işleyemezler. Mesela sütten aldığımız Kalsiyum veya balıktan aldığımız Fosfor zerreleri, tesadüfen ve kazara yanlış yere gitseler, kemiklerimiz yumuşacık ve dayanıksız, gözümüz ise taş gibi ve görme duyusuz kalabilirdi.
Bu durumda, varlıklarda görev yapan zerreler, ya her şeyi kapsayan bir İlim Sahibinin izni ve emriyle, bilgisi ve iradesiyle hareket etmektedirler veya bizzat kendileri böyle bir ilme ve kudrete sahip olmalıdırlar.
Demekki, Bir Tek Yaradanı kabul etmeyen, inkar eden kişi, zerreler, partiküller ve varlıklar adedince ilahları kabul etmek gibi en cahilce bir safsataya iman etmek mecburiyetindedir…
(Said Nursi Hz, Risale-i Nur’dan 30. Söz, Zerre Risalesinden ilhamen).
https://www.risaleenglish.com/
akpekkendir@yahoo.com
(başka sorular için)
Bu Makale MSN Network ve Yahoo-Answers’da ingilizce yayınlandı.
Dr. Ali Kemal Pekkendir
